KRİPTO PARALAR

Öz kontrol: Kısa vadeli hazzı erteleme sanatı

Öz kontrol (öz denetim veya irade olarak da adlandırılabilir), kısa vadeli cezbedilmelere direnip bizim için daha faydalı olacak uzun vadeli planlara uyabilme becerisidir (5R beklenen pozisyon 1R olduğunda kapatmak gibi). Yani aslında öz kontrol becerisi yüksek olan kişiler hedefleri doğrultusunda duygu, düşünce ve davranışlarını daha iyi kontrol edebilmekte, dikkatlerini hedeflerine yöneltebilmekte ve anlık dürtülerini bilinçli şekilde bastırabilmektedirler.

Araştırmalara göre öz kontrol becerisi bir rezerv gibi düşünülebilir. Bu beceriyi gün içerisinde ne kadar çok kullanırsak bir sonraki kararımızda cezbedilmeye yakalanma ihtimalimizin de o kadar artacağını ve gardımızı düşürebileceğimizi söyleyebiliriz. Örneğin araştırmacılar, diyet yapan kişilerin ne yiyeceğine açken karar vermesindense tok olduğu bir zamanda karar verip ona uymasının çok daha mantıklı olduğunu savunmaktadır. İşlemlerinize girmeden önce planınızı kurgulamanız ve birden fazla alternatif planınızın olması da benzer mantığı paylaşmaktadır.

Haz erteleme stratejileri neler olabilir?

İşlem esnasındayken eğer planınızı uygulamakta zorlanıyorsanız pozisyonu izlememek veya dikkatinizi dağıtacak başka şeylerle ilgilenmek (bir şeyler izlemek, oyun oynamak gibi) çözüm önerilerinden bazıları olabilir. Bireysel bir yorum olarak ben de işlem esnasında (özellikle volatil günlerde) planıma uymakta bazen zorlanıyorum ve sürekli izleyerek anlık kararlar verebiliyorum. Profesyonel bir kişinin işlemini takip etmesi ve izlemesi gerektiğine dair bir inanış var fakat bunun herkes için geçerli olduğundan emin değilim. İşlem esnasındaki anlık in-çıklar beni fazla yorduğundan dolayı ben genellikle o esnada ya farklı grafikleri izlemeyi ya da bir şeyler okumayı tercih ediyorum. İşlemimi ise yalnızca alarmlarım ötmeye başladığında (önceden belirlediğim önemli seviyelerde) takip etmeye çalışıyorum. Sizler de dikkatinizi dağıtacak ve hazzı öteleyebilmenize yardımcı olacak stratejiler geliştirebilirsiniz. Eğer videoyu izlerseniz bazı çocukların da hazzı erteleyebilmek adına kendine has stratejileri olduğunu görebilirsiniz.

Telaş içerisinde işlem açmayın

Birçok kişinin geçimini ya da borçlarını buradan karşılamak veya ek gelir elde etmek amacıyla hızlı bir şekilde para kazanmak istediğinin farkındayım. Fakat görülebileceği üzere acele edilmesi ve hazzın ertelenememesi ya daha büyük ödüllere ulaşmamızı engelliyor ya da kayıplarla sonuçlanıyor ve bu sefer de kaybı telafi etme çabası ortaya çıkıyor. Arka planda var olan bu tarz durumlar (geçim, ek gelir, borçlar vs.) daha sağlıklı ve profesyonel adımlar atmamıza fazlasıyla ket vuruyor. @OzzTrade’in tweet’inde gördüğüm “Hurry Up Sendromu”nun bu durumu oldukça iyi açıkladığını düşünüyorum. Bu düşünce yapısına sahip kişiler, bir şeyleri hızlı bir şekilde yapmak zorunda olduğuna inanır, sürekli acele içinde yaşar ve zamanın onlara yetmeyeceğini düşünerek her şeyi yetiştirme telaşıyla hareket ederler. Trade bağlamında da bunun yansımalarını oldukça sık görmekteyiz. Kişiler “Şimdi yapmazsam asla kazanamayacağım”, “Bu fırsatı kaçırırsam çok uzun bir süre daha beklemem gerekecek” gibi düşüncelerle zamanın ve fırsatların yeterli olmadığını düşünür, yanlış kararlar alarak normalde işlem almayacağı yerlerden işleme dahil olur, sürekli ekran başında olma veya aşırı trade atma gibi alışkanlıklar geliştirir ve kârın tadını çıkaramadan bir sonraki işlemi kovalarlar.

Market her zaman yeni fırsatlar sunmaya devam edecek

Duygusal bir yükle alınan işlemler kişilerin istikrarlı ve sistemine uygun bir şekilde hareket etmesini engelliyor, bir süre sonra tükenmelerine yol açıyor. Dolayısıyla istikrarlı bir şekilde kazanabilmek için yapılması gereken şey temel motivasyonlarımızı ve itici güçlerimizi tekrardan şekillendirmek, uzun vadeli bir bakış açısıyla süreci iyileştirmek ve hazzı erteleyebilme becerisini kazanabilmekten geçiyor. Unutmayalım ki siz bugün işlem almasanız/alamasanız da market bir sonraki gün hareket etmeye ve yeni fırsatlar sunmaya devam edecek.

Hızlı ama üzerine düşünülmemiş kararlar

Stres, yorgunluk ve uykusuzluk gibi faktörler de öz kontrol becerisinin zayıflamasına ve dışsal faktörler tarafından etkilenilmeye daha açık hale gelmemize yol açar. Bu gibi faktörler fizyolojik ve bilişsel stresörler olarak düşünülebilir. Stres anında hızlı reaksiyon verebilmek adına amigdala (beynin duygusal merkezi gibi düşünülebilir) aşırı aktif hale gelirken, prefrontal korteks (öz kontrol, planlama ve mantık merkezi gibi düşünülebilir) baskılanır. Dolayısıyla kişilerin aldıkları kararlar da duyguların baskın olduğu, hızlı ama üzerine düşünülmemiş kararlar haline gelir. Bu gibi anlarda beyin, “anlık rahatlama”yı “uzun vadeli hedefe” tercih ederek hızlı bir şekilde doyuma ulaşmayı hedefler.

Öz kontrol becerilerinizi güçlendirmenin yolları

Peki öz kontrol becerilerini güçlendirmek için neler yapabiliriz? Öz kontrol becerisini bir “kas” gibi de düşünebilirsiniz. Siz bu kas grubunu kullanmayı öğrendikçe ve tekrar sayınızı artırdıkça bir süre sonra daha da güçlenmeye başlayacaksınız. Öte yandan bu kas grubunun aşırı kullanımı ya da çok zorlanması tükenmenize ve bir sonraki antrenmanı yapamamanıza yol açacak. Bireysel yaşantınızdan da bu konuda sayısız örnek bulabilirsiniz. Birçok karar aldığınız ve bir işten diğerine koştuğunuz bir günün kapanışında zihnen ne kadar yorgun olduğunuzu düşünebilirsiniz. Yoruldukça planlar esnemeye veya bozulmaya başlar, hedefler ikinci plana atılmaya başlanır. Tam zamanlı bir trader’ın yaşantısı gözlemlenecek olursa pozun kurgulanmasından alınmasına ve taşınmasına kadar sayısız karar anı olduğu düşünüldüğünde öz kontrol becerisinin de bir süre sonra zayıflaması çok muhtemeldir. Bu durum kurgulamış olduğunuz planlara sadık kalmanızı zorlaştıracak, pozisyona erken girmenize, henüz stop olmamışken manuel stop gerçekleştirmenize ve fiyat TP noktanıza gelmeden erkenden kapatmanıza yol açacaktır.

Uyku hijyeninizi korumaya ve kendinize düzenli bir rutin oluşturmaya özen göstermeniz gerekmektedir. Araştırmalara göre 6-8 saatlik bir uyku kişilerin günlük ihtiyaçlarını karşılaması bakımından yeterli bulunmaktadır. Kaliteli bir uyku çekmeniz hem gün içerisinde edinmiş olduğunuz bilgileri işlemlemenizi hem de beyninize “reset” atmanızı ve tekrardan enerji depolamanızı sağlayacaktır. Yine benzer şekilde düzenli beslenmeye de özen göstermeniz gerekmektedir. Düşük kan şekeri hem enerjinizin düşmesine yol açar hem de dürtüsel davranışların daha kolay tetiklenmesine yol açar.

Gün içerisinde birçok stres faktörüyle karşı karşıya kalmaktayız. Her bir stresör karşısında tepki vermek bir süre sonra mevcut enerjimizi tüketmeye başlayacağı için stres düzeyimizi dengelemek adına bireysel stratejiler geliştirmeyi öğrenmeliyiz. Kimisi için yürüyüş veya spor yapmak iyi gelirken kimisi nefes egzersizlerini kimisi de komik videolar izlemeyi veya arkadaşlarıyla sohbet etmeyi tercih edebilmektedir. Size hangisinin iyi geldiğini deneyerek test edebilirsiniz. Bu sayede stres hormonları azalır, dopamin ve serotonin artışı sağlanarak dengeye ulaşılır.

Gün boyunca vereceğiniz küçük kararları bir gün önceden optimize etmeye çalışabilir, rutinlerinizi artırarak kendinize sistemler kurabilirsiniz. Örneğin bir gün sonra ne giyeceğinizi, işlerinizi halletmek için nasıl bir planlama yapmanız gerektiğini, öğünlerinizin nasıl olması gerektiğini geceden düşünerek bu gibi durumlar için harcanacak enerjiyi koruyabilirsiniz. Karar sayısını azaltmak, öz kontrolü artırmanın en etkili yollarından biridir. Steve Jobs gibi ünlü isimlerin hep aynı tarz kıyafetleri giymesinin en büyük sebebi de buydu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu